18 Ekim 2013 Cuma

27.ay & Emziğe Veda


 


Canım kızım tamı  tamına 27 aylık oldun. Zaman ne kadar da hızlı geçiyor ve sen ne kadar hızla büyüyorsun.  Her zaman daha sık yazabilmeyi istiyorum ama maalesef koşuşturmadan fırsat olmuyor bir türlü. Bu ay Akçakoca’da ikinci tatilimizi yaptık. Haziran başındaki yaptığımız  tatildeki  halinle  o kadar farklıydın ki. Kuma basmak istemeyen, denize girmek istemeyen seni, denizden çıkaramadık. Çok keyif aldın denize  girmekten.  Hatta denize girdiğimizde seni tuttuğumuzdan dolayı bırak bırak diye kendin yüzmek istedin.Onun haricinde  akşamları dondurma yerken, Nevra ile oynarken aldığın keyiften bahsetmiyorum bile. Yeni bir gelişme olarak bu gittiğimizde babaannen ve Ömer dedenle de oynamaktan çok keyif aldın. Hatta akşamları hep birlikte oturup çekirdek çay keyfi bile yaptık.

Bu arada ayağını hafif içe basman dolayısıyla seni ortopedi doktoruna götürdük. Doktor esnek düz taban olduğunu ama bu aylarda olabileceğini ve zamanla düzelebileceğini belirtti. O yüzden şu an sana yaptırdığımız ortopedik botu giyiyorsun. Aslında giymek istemeyeceğini düşünmüştüm ama yanılmışım. Çok sevdin ve ayağından çıkartmak istemiyorsun.3 yaşında tekrar kontrole gideceğiz bakalım.


Yine hayatımızda önemli bir gelişme olarak emziği bıraktık. Aslında çok zor bir süreç olacağını düşünmüştüm. Çünkü artık son zamanlarda iyice bağımlı olmuştun. Özellikle keyfin yoksa ağzından çıkarmak istemiyordun. Artık bırakma yaşın da gelmişti. Tatil dönüşü birkaç gün evde olduğumuzdan emzik bırakmayı o dönemde yaparım diye düşünmüştüm. İyi ki de öyle yapmışım. Çünkü ilk gecemiz tam bir kabustu. İlk gün emziğin ucunu kestim. Bak annecim kopmuş  ucu, istersen bir bak ama böyle ememezsin atalım dedim.  Kabul etmedin başta. O şekilde emmeye çalıştın . Ama ağzından düştükçe daha çok sinir oldun.  Dolayısıyla ikinci gün emziği kaybettim. Ama sen sordukça ucu kopmuş attık annecim dedim.  İkinci, üçüncü gün ikna etmek daha kolay oldu.  Evet artık emziksiz uyuyabiliyorsun. Ama bu aralar uyku düzenimiz mahvolmuş durumda. Zaten öğlen uykusunu bıraktın. Ama buna rağmen geceleri çok geç yatıyorsun.  Umarım dönemseldir de uyku düzenimize tekrar döneriz.

Bu aylarda geçen aylardan farklı olarak,

-Artık sürekli bu ne bu ne diye soru soruyorsun.

-Şarkı söylemeyi çok seviyorsun. Hatta İngilizce bir şarkı ezberledin. Söylemeyi en sevdiğin şarkılar Twinkle twinkle little star , Old Mc Donald, pırıl pırıl yıldızlar , miniminnacık örümcek, Ali babanın çiftliği, Eğer sen de mutluysa alkışla 

-Bize sıkı sıkı sarılıp çok sevdiğini söylüyorsun ki bu bizim çok hoşumuza gidiyor.

-Spor yapıyorsun. Bunu  da baby firsteki bebeklere spor  yaptırılan programdan öğrenmişsin. Hatta geçen gün bize gelen Selma Teyzemin çocuklarına da zorla spor yaptırdın. Çok komikti:)

- Artık altında,üstünde,yukarıda , aşağıda gibi kavramları da biliyorsun:)

En çok sevdiğin etkinlikler arasında oyun hamuru oynama, sulu boya yapma, kitap okuma, zıp zıp geyiğine binme , ve tabi ki bizimle gıdıklama, koşturma , yatakta zıplama, parmak boyası. Zamanımın hepsini sana harcıyoyorum canım kızım. Her anın tadını çıkarmaya çalışıyorum. Çünkü bir gün bir bakacağız ki büyümüşsün kocaman bir kız olmuşsun...